A hole on the toilet wall: henüz emre aydın değil

Sayfalar

oh my çok çılgın!

4 Ocak 2011 Salı

henüz emre aydın değil


final döneminden en büyük beklentim bana duygusallı, içselli sıkıcı kız yazıları yazdırmadan son bulması şeklinde.

ezberden konuşmamak lazım, bence yani. çünkü mesela gün geliyo "insanlara gereğinden çok değer veriyosun" dediğin insanın kaç kişiyle aynı odayı paylaştığı gibi gayet temel bi bilgiyi bile bilmediğin ortaya çıkıyo. karşındaki demiyo tabii daha bunu bilmiyosun değer verdiğim insanların hak ettikleri değeri nereden biliceksin? diye ama düşünüyo yani, düşünmüyo değil.

öte yandan dedemin çeşitliliğin ve değişikliğin gerekliliğini anlatmak için verdiği "mevsim bile 4 tane, sürekli kış ya da sürekli yaz da olabilirdi ama değil" örneğini her seferinde çürütmek için duyduğum inanılmaz istek. dede orta kuşaktayız diye öyle o, in bak ekvatora hep sıcak diyemiyosun tabii. yaşlı başlı adamı bozucak kadar edepsizlemedim daha.

herkese çemkirmek istiyorum ama nasıl. böyle höyküm höyküm höyküresim var. beirut dinliyorum falan ama o bile fayda etmiyör.

bu sabah kedi evden çıkmıyım diye kapının önünde durmuş suratıma suratıma en acıklı sesiyle miyavlarken arkasından ağlayan çocuğunu evde bırakıp işe gitmek zorunda olan anneyi anladım. çok kötü, çocuk falan yapmamak lazım. (buna da böyle bi çözümle gelen ilk insan oldum galiba şu an bilmiyorum. ama cidden bak, annem sabahları işe giderken ben de ağlıyodum diyodu, oluyomuş böyle şeyler)

daha çok kola istiyorum, daha çok!

iyi geceler o zaman

4 küçük şişe sallanıyor:

baurk... dedi ki...

sırf 4. paragrafın için Yann Tiersen'i tavsiye etmeliyim.. :)

Büşra Mutlu dedi ki...

"diğer paragraflarla birlikte ele alsan ne tavsiy ederdin peki?"n gibi götçe bi tavır sergilemiycem evet hehe :)

yanncığım hep bi milestone gibi gelmiştir bana. hani dinleyince dönüş yok anladın mı? ondan sonra artık kimsenin bilmediği, garip isimli insanlara geçiş yapıyosun gibi. bunca zama girişmedim amma, zamanı gelmiş demek, hadi hayırlısı bu akşam yanncığımın olsun.

baurk... dedi ki...

şu tırnak içi yazılarına bayılıyorum :)

anlamaz mıyım, ben o kimsenin bilmediği yerden yazıyorum işte sana, haha her günüm yannla geçiyo benim :)

Büşra Mutlu dedi ki...

hahay sağol tırnak içine yazmayı sevengillerdenim. o zaman sana gelsin
"bir o yann'a bir bu yann'a yatma şaşkın"

of kötü espride çığır açtım.

işte daha o kimsenin bilmediği yerlere dalmiyim diyorum falan :)