A hole on the toilet wall: one day we'll be vintage*

Sayfalar

oh my çok çılgın!

7 Ağustos 2010 Cumartesi

one day we'll be vintage*

hallo!

neden hallo'yu bu kadar çok kullandığıma dair gerçekten hiç bi fikrim yok. alamancılık yok, içinde bulunduğum eğitim sistemi toplamda 6 yıl burnuma burrnuma dayanmış olsa da almanca öğrenmedim(hakkımı yeme hiç valla öğrenmeye kasmadım allama kitabıma) muhtemelen öğrenmiycem de. gel gör ki hallo'dan kopamıyorum.

kediyi istanbul'a götürmeye karar verdik. artık ben de kedili kız oluyorum.. artık yazdığım her yazıda kedi, kitap, eski plak, şarap, loş ışık, anılar, yalnızlık ve benzer şeyler çağrıştıran kelimelerden en az bir tane kullanıcam. kendisinin adı şu an nöö pelin ne var ki kız olduğundan emin değiliz. yani pelin değişebilir. ama nöö tamam.

feysbukumdaki çok deli sert metalci kızın, profilden sevimli fotoğraf çektiren kıza dönüşmesi sürecini şaşkınlıkla izledim. erkeklerin kızlar üstündeki etkisi çok şaşırtıcı. geçekten bak.

artık şuna bi açıklık getirmenin zamanı geldi; ben sevdiğim/yakın gördüğüm insana daha bi kötü davranıyorum. yani sana senden nefret ediyorum diyosam (şu cümle yüzünden çok insandan trip yedim) bu aslında seni senden nefret ediyorum diyebilecek kadar yakın görüyorum ve alınmayacağüını biliyorum demektir. espirin bok gibi diyebilirim, yapmışın ama o olmamış diyebilirim, korkunç görünüyosun/saçın başın berbat diyebilirim, bugün çok sıkıcısın bile diyebilirim. ama valla nefret ettiğimden yapmıyorum. sevmediklerime karşı daha çok birlikteyken ahaha ilahi ne kadar da çok eğleniyoruz ifadesi takınıp aramıza giren ilk 2 m'lik mesafeyle "allahım hiç sevmiyorum bunu da çok darlıyo beni" diye çevremdekilere gerçek hissiyatlarımı ifade etme yolunu seçiyorum. iğrenç bi insan falan da değilim bence.

hatta düşündüm de bunu pek çok insan yapıyo zaten. sevmediklerine iyi davranıyo. sosyal hayatta bu böyle olmak zorunda yeani.

o değil de bilmem kaç gündür istanbul'dan uzaktayım ve nası olsa kimse görmüyo diye kendimi iyice saldım. normaldeki pespayelik seviyelerimi bilen insanların şu anki halimi gözlerinde canlandırmakta zorlandıklarını biliyorum. saçlarım korkunç, bi takım sivilceler çıkardım, pijamalarımda bin bir çeşit yemek lekesi falan.. yok ama istanbul'a döniyim 5437213542. kız gibi görünme çalışmalarını başlatıcam. bu sefer cidiyim pes etmek yok.

neyse gidiyim o zaman artık ben. öbüyorm kocaman.


*sevdiğim cümleyi çalmakta tereddüt etmem

7 küçük şişe sallanıyor:

beyzaburcak dedi ki...

eeeee insan yalnız kalınca evcil hayvan kaçınılmaz oliiyür bak bana :) kedili kız dünyasına hojgeldin diyorum.

ahah bu pespayelikle bir de bronzlaştıysan iyice şopar olmuşsundur büş :)

Büşra Mutlu dedi ki...

nerde yalnız kalıyorum olm, yalnız kaldığım yok. yurtta bi odada 6 kişi kalıyoruz biz naber hehe.

yok yok bronz yakıştı, büyüdüm azıcık kıza benzedim.

beyzaburcak dedi ki...

eh ennn kısa zamanda görüşelim bari de rengin açılmadan havanı atıver :)

yalnız olmak konusunda da anladın sen beni de neyse fazla üzerine gitmiycem :D

Büşra Mutlu dedi ki...

yaaaa beyza gerçek bi götsün olm. deş yaramı, tuz bas üstüne, yap bunu böylesi yetmiyodur.

beyzaburcak dedi ki...

bu sözlerini yazında bahsettiğin "ben sevdiğim/yakın gördüğüm insana daha bi kötü davranıyorum."a veriyor özlemlerimi dile getiriyorumm büşümmmmmm

Julide dedi ki...

5437213542
bu ne yazı içindeki?
telefon numarası mı?

Büşra Mutlu dedi ki...

evet onu arayan ilk aholeonthetoiletwall okuruna araba veriyoruz :)