A hole on the toilet wall: yarın da kalkamazsam inanılmaz olacak

Sayfalar

oh my çok çılgın!

25 Ekim 2011 Salı

yarın da kalkamazsam inanılmaz olacak



Höllö!

Saat 3'e geliyo ve yaklaşık 4 küsür saat sonra telefonumun alarmı çalacak ve bi anda uykum inanılmaz kaçtı. Bunları yazarken geri gelebileceğine inandırdım kendimi, bakalım.

Pek çok şeyi anlayabiliyorum ama yirmi küsür yıl (otuzları kırkları bulanları da gördüm gerçi) insanlarla iç içe yaşayan -isteyerek ya da istemeyerek, orasını bilemiycem- adamın iletişim hususunda gerçek bi gerizekalı olmasını anlayamıyorum. hani ben de kolay kaynaşan bi insan değilim, ilk planda soğuk filan durduğum olur bazı bazı, istersem dünyanın en geçimsiz, en huysuz insanı olabilirim -ve olmaktan çekinmediğim zamanlar da oluyo gayet- falan falan ama bahsettiğim şey bu değil.. agresiflikle trollük arasındaki çizgi çok kalın, göründüğünden daha kalın ve yani onu geçenlere acımak için tek bi iyi sebep göremiyorum.

Ve konu bi kez daha hip olma mevzusuna geliyordu.. Yemin ediyorum sisteme nası karşı koyacağını şaşırdı insanlık, kendini harap etti, sikim sikim aksesuarlara dünyanın parasını döktü, bi bokuma benzemeyen müzikleri baş tacı etti, etti babam etti. Hayır kalabalığa karışmaktan neden bu kadar korkulduğunu anlamıyorum. Yalan söylemicem ben popüler kültür severim, mainstream'i severim, klişe de severim mesela. İnsanların pek çoğunun teker teker ele alındığında fazlasıyla gerizekalı olduğunu düşündüğüm doğru ama bi araya geldiklerinde o kadar kötü sonuçlar vermiyolar bence. nedenini nasılını bilmiyorum gerçekten, belki de bi kaç milyon farklı insanın ortak noktasından bahsetmeye başladığında mevzu artık kişisel, çevresel, bölgesel, zartsal ve zurtsal şeyleri aşıp daha bi öze, daha doğal bi alana kayıyodur. gerçekten bilmiyorum ama sonuç olarak kalabalık baya haklı olabiliyo sanki, öyle hissediyorum. (ne diyceğimi unuttum o ye) heh ama işte bu kalabalığın içinde kaybolmicam kaygısı, aman farklı olayım, ilk ergenliğimde gotik olayım, 20'lerimde hipster olayım falan... bilmiyorum yanlış mı düşünüyorum ama bana kalırsa mevzu biraz o kalabalığın içine girip orada kendini dinletebilmekte zaten. yoksa "geçen bi şarkı yazdım ama sadece benim gibi hayatı farklı algılayan 15 kişi anladı ve sevdi.. şimdi her çarşamba bizim evde toplanıp söylüyoruz"da bi numara yok. hayır kendi içinde gene yap, gene sevin ona bişi demiyorum da dünyanın en önemli şeyi olduğuna inanma yani.. çünkü günün sonunda yine ortalığı siken lady gaga oluyo, üzülüyosun..

şu sıralar duymaya en tahammül edemediğim şey "abi çok yoğunum, hiç zamanım yok". gerçekten herhangi bi şeyi yapmayı şu bahaneyle reddeden birini böyle döverek öldürebilirim. neden biliyor musunuz? çünkü ben de çok yoğunum. sürekli bişileri yetiştirmeye çalışıyorum, beceremiyorum, kendimi yetersiz hissediyorum, rüyalarıma falan giriyo yemin ediyorum artık. ve yani doğal olarak insanlar çok yoğun olmayı bahane olarak sunduklarında içime ettiğim küfürlerin haddini hesabını tutmak pek mümkün olmuyo. tanıdığım hemen herkes gereğinden fazla yoğun, tahayyül edilemezcesine yoğun. Bu bahanenin satılabileceği yer gerçekten burası değil ondan diyorum.

öf yattım

0 küçük şişe sallanıyor: