A hole on the toilet wall: Sabahtan beri contemporary art diyoruz daha bi kere yoko ono demedik

Sayfalar

oh my çok çılgın!

18 Şubat 2013 Pazartesi

Sabahtan beri contemporary art diyoruz daha bi kere yoko ono demedik



Okulu o kadar özlememişim ki en fazla bu kadar özlemeyebilirmişim heralde. Bütün gün boyunca tanıdığım (ve umursadığım) yüz sayısının 10'u geçmemesi de bunda etkili olabilir sanıyorum. Okuldaki gelecek dönemlerimi düşünüp daralıyorum, zamanında mezun olabildiğim alternatif evreni düşünüp daha çok daralıyorum. İkisi de birbirinden kötü, ikisi de birbirinden sıkıcı. Fak dis şit.

Ya okula yeni mühendis alımı yapılmış ya da bilmiyorum. Hisarüstü'nün dört bir yanındaki sakallı makallı genç adamları başka türlü açıklayamıyorum. Devlet buna bi şey yapsın, işletme fakültesi kızlarını bile tercih edecek duruma geldim iki günde.

Yeni oda arkadaşlarımla tanıştım dün itibariyle. İşin doğrusunu söylemek gerekirse odaya girer girmez gözüme ilişen Travis posteri beni biraz umutlandırmıştı ("Müzik dinliyolar!" gibi bi sevinç. Söz konusu kuzey yurtları olduğunda beklentilerim baya düşük) ama odadaki hemen herkesin penye takım pijama giydiğini fark etmemle hevesim kursağımda kaldı. Pijaması bile takım olan adamın hayatında herhangi bir heyecan olabileceğine inanmıyorum.

Her şey bi yana, ya PMS hüznüm haddini aştı ya da kişisel tarihimin en ağır depresyon dalgasına tutulmak üzereyim.

2 küçük şişe sallanıyor:

Buğra dedi ki...

bir dönem mi kaldi simdi noldu? güzelliklere odaklan. ögüdüme küfürle karsilik verme :)

Büşra Mutlu dedi ki...

yok daha çok var. zaten çok vardı, iyice uzuyo. okuldan da sıkıldım. zaten sıkılmıştım daha bi çekilmez oldu sanki :/