A hole on the toilet wall: Dudaklarım düşüyor

Sayfalar

oh my çok çılgın!

4 Şubat 2013 Pazartesi

Dudaklarım düşüyor

Dünyanın en iğrenç ekmeğini buldum

Geçtiğimiz hafta içindeki en büyük başarımın kendi suratıma buzdolabı kapağı çarpmış olmam olması, yüksek sese ifade etmekten hoşlanmasam da, kendi içimde bir takım kaygılara yol açıyor. Diğer yandan, çoğu zaman kendi bünyemde bulmakta zorlandığım eğitim aşkını, tanıdığım en varoş kaşarda (dünyanın en kötü kombinasyonu) görünce içten içe delleniyorum. Hem varoş hem kaşar ama mühendis çıkacakmış ablası. Yıllar sonra soracaksınız, ben şimdiden söyleyeyim: Beni hep bu "Bu mallar ilerde benden çok mu kazanacak?" hırsı mahvedecek.

Ortaokul yıllarımdan bu yana, yediklerim, içtiklerim, giydiklerim, konuştuklarım, düşündüklerim, arkadaşlarım, hayallerim, her bi şeyim milyonlarca kez değişti, Beyoncé sevgim değişmedi. Bi insan nasıl bu kadar harika olabilir akım almıyor. Kendisine baktıkça illümün köpeği olmak istiyorum.

Ben de isterdim ki üç gündür aynı tişörtü giyiyor olmamın arkasındaki tek sebep bilgisayar başından kalkmaya kasamamam olmasın ama hayat insana her zaman istediği havalı bahaneleri vermiyor.

Okul ayın 20'sinde açılıyormuş.Ders programımı yapacak insan arıyorum. Dünyanın en çirkin süreci amk.

0 küçük şişe sallanıyor: